lenf nodu ne demek?

Lenf düğümü, lenf nodu veya lenf bezi,1 lenfatik sistemin ve adaptif bağışıklık sistemi'nin böbrek şeklinde bir ikincil lenfoid organ'ıdır.

Çok sayıda lenf düğümü, tüm vücutta lenfatik damarlar ile bağlantılıdır. Bunlar B ve T hücrelerini kapsayan lenfositlerin ana bölgeleridir.

Lenf düğümleri, bağışıklık sisteminin düzgün çalışması için önemlidir, kanser hücreleri dahil yabancı parçacıklar için filtre görevi görür ancak detoksifikasyon işlevi yoktur.

Lenf düğümü, fibröz bir kapsül içinde yer alır ve bir dış korteks ve bir iç meduladan oluşur.

Lenf düğümleri, farenjit gibi önemsiz boğaz enfeksiyonlarından yaşamı tehdit eden kanserlere kadar değişebilen çeşitli hastalıklarda iltihaplanır veya şişerler.

Kullanılacak tedaviye karar veren ve prognozu belirleyen kanser evrelemesi'nde lenf düğümlerinin durumu çok önemlidir.

Lenfadenopati büyümüş veya şişmiş bezleri ifade eder. İltihaplandığında veya büyüdüğünde lenf düğümleri sert veya hassas olabilir.

Lenf düğümleri vücudun her yerinde bulunurlar ve beyaz kan hücrelerini görevi görürler. Bu yüzden bağışıklık sisteminin aksaksız işlemesinde önemleri büyüktür.

Lenf düğümleri yangısallaştığında biyopsiyle tanı konulabilir. Şüphesiz hastalıklar lenf düğümlerini özellikleri ve yerleşim yerleriyle etkilerler.

Yapısı

Lenf düğümleri böbrek veya oval şekillidir ve 0,1 ila 2,5 cm uzunluğundadır.2 Her lenf düğümü, trabeküle oluşturmak üzere bir lenf düğümü içinde uzanan lifli bir kapsül ile çevrilidir.3

Lenf düğümünün maddesi dış korteks ve iç medulla olarak ikiye ayrılır.4 Bunlar hücrelerce zengindir.5

Hilum (Hilus), lenfatik damarların ayrıldığı ve kan damarlarının girip çıktığı lenf düğümünün içbükey yüzeyi üzerinde bir girintidir.6

Lenf, birden fazla aferent lenf damarı yoluyla lenf düğümünün dışbükey tarafına girer ve oradan bir dizi sinüse akar.7

Afferent lenfatik damarlardan lenf noduna girdikten sonra, lenf, kapsülün altındaki subkapsüler sinüs olarak adlandırılan boşluğa oradan da kortikal sinüslere akar.8

Korteksten geçtikten sonra lenf medüller sinüslerde toplanır.9 Bu sinüslerin tümü, içbükey taraftaki hilustaki düğümden çıkmak için efferent lenf damarlarına boşalır.10

Kortex: primer ve seconder foliküller B lenfosit kendilerine ait bölgelerde bulunur.

Parakortex: T lenfositten zengindir. Ayrıca HEV bölgesidir ve dentritik hücreler de burdadır.

Medulla: Çeşitli hücreler bulunur.

Konum

Lenf düğümleri tüm vücutta bulunur, gövdenin yakınında ve içinde daha yoğundur ve gruplara ayrılır.11

Erişkinlerde yaklaşık 450 lenf nodu vardır.12

Kol altındaki aksiller lenf düğümleri, baş ve boyundaki servikal lenf düğümleri ve kasık kıvrımına yakınındaki kasık lenf düğümleri gibi bazı lenf düğümleri büyüdüğünde (ve bazen olmadığında) hissedilebilir.

Lenf düğümlerinin çoğu gövde içinde, paraaortik lenf düğümleri ve trakeobronşiyal lenf düğümleri gibi vücuttaki diğer büyük yapılara bitişiktir.

Lenfatik boşalma modelleri kişiden kişiye farklılık gösterir ve hatta aynı vücudun her iki tarafında asimetriktir.1314

Vücuttan kan-beyin bariyeri ile ayrılan merkezi sinir sistemi (ingilizce: central nervous system kısaca: CNS) içinde lenf düğümleri yoktur. CNS'deki meningeal lenfatik damarlar'dan gelen lenf derin servikal lenf düğümleri'ne akar.15

Büyüklük

<table> <caption>Yetişkinlerde lenf nodu boyutlarının <a href="cutoff_(değer)" title="wikilink">Üst sınırı</a></caption> <tbody> <tr class="odd"> <td><p>Genellikle</p></td> <td><p>10 mm<a href="#fn1" class="footnote-ref" id="fnref1" role="doc-noteref"><sup>1</sup></a><a href="#fn2" class="footnote-ref" id="fnref2" role="doc-noteref"><sup>2</sup></a></p></td> </tr> <tr class="even"> <td><p>Kasık</p></td> <td><p>10<a href="#fn3" class="footnote-ref" id="fnref3" role="doc-noteref"><sup>3</sup></a> – 20 mm<a href="#fn4" class="footnote-ref" id="fnref4" role="doc-noteref"><sup>4</sup></a></p></td> </tr> <tr class="odd"> <td><p><a href="Pelvis" title="wikilink">Pelvis</a> (Alt karın)</p></td> <td><p>10 mm oval lenf düğümleri için, 8 mm yuvarlak için<a href="#fn5" class="footnote-ref" id="fnref5" role="doc-noteref"><sup>5</sup></a></p></td> </tr> <tr class="even"> <td><p><a href="Boyun" title="wikilink">Boyun</a></p></td> <td></td> </tr> <tr class="odd"> <td><p>Genellikle (non-retropharyngeal)</p></td> <td><p>10 mm<a href="#fn6" class="footnote-ref" id="fnref6" role="doc-noteref"><sup>6</sup></a><a href="#fn7" class="footnote-ref" id="fnref7" role="doc-noteref"><sup>7</sup></a></p></td> </tr> <tr class="even"> <td><p><a href="Jugulodigastric_lenf_nodu" title="wikilink">Jugulodigastric lenf nodları</a></p></td> <td><p>11mm<a href="#fn8" class="footnote-ref" id="fnref8" role="doc-noteref"><sup>8</sup></a> or 15 mm<a href="#fn9" class="footnote-ref" id="fnref9" role="doc-noteref"><sup>9</sup></a></p></td> </tr> <tr class="odd"> <td><p>Retropharyngeal</p></td> <td><p>8 mm<a href="#fn10" class="footnote-ref" id="fnref10" role="doc-noteref"><sup>10</sup></a></p> <ul> <li>Yanal retropharyngeal: 5 mm<a href="#fn11" class="footnote-ref" id="fnref11" role="doc-noteref"><sup>11</sup></a></li> </ul></td> </tr> <tr class="even"> <td><p><a href="Mediastinum" title="wikilink">Mediastinum</a></p></td> <td></td> </tr> <tr class="odd"> <td><p><a href="Mediastinum" title="wikilink">Mediastinum</a>, Genel olarak</p></td> <td><p>10 mm<a href="#fn12" class="footnote-ref" id="fnref12" role="doc-noteref"><sup>12</sup></a></p></td> </tr> <tr class="even"> <td><p>Üst mediastinum ve yüksek paratracheal</p></td> <td><p>7mm<a href="#fn13" class="footnote-ref" id="fnref13" role="doc-noteref"><sup>13</sup></a></p></td> </tr> <tr class="odd"> <td><p>Alt paratracheal ve subcarinal</p></td> <td><p>11 mm<a href="#fn14" class="footnote-ref" id="fnref14" role="doc-noteref"><sup>14</sup></a></p></td> </tr> <tr class="even"> <td><p>Üst karın</p></td> <td></td> </tr> <tr class="odd"> <td><p>Retrocrural boşluk</p></td> <td><p>6 mm<a href="#fn15" class="footnote-ref" id="fnref15" role="doc-noteref"><sup>15</sup></a></p></td> </tr> <tr class="even"> <td><p>Paracardiac</p></td> <td><p>8 mm<a href="#fn16" class="footnote-ref" id="fnref16" role="doc-noteref"><sup>16</sup></a></p></td> </tr> <tr class="odd"> <td><p>Gastrohepatik bağ(kiriş)</p></td> <td><p>8 mm<a href="#fn17" class="footnote-ref" id="fnref17" role="doc-noteref"><sup>17</sup></a></p></td> </tr> <tr class="even"> <td><p>Üst paraaortik bölge</p></td> <td><p>9 mm<a href="#fn18" class="footnote-ref" id="fnref18" role="doc-noteref"><sup>18</sup></a></p></td> </tr> <tr class="odd"> <td><p>Portacaval boşluk</p></td> <td><p>10 mm<a href="#fn19" class="footnote-ref" id="fnref19" role="doc-noteref"><sup>19</sup></a></p></td> </tr> <tr class="even"> <td><p>Porta hepatis</p></td> <td><p>7 mm<a href="#fn20" class="footnote-ref" id="fnref20" role="doc-noteref"><sup>20</sup></a></p></td> </tr> <tr class="odd"> <td><p>Daha aşağı paraaortic bölgesi</p></td> <td><p>11 mm<a href="#fn21" class="footnote-ref" id="fnref21" role="doc-noteref"><sup>21</sup></a></p></td> </tr> </tbody> </table> <section class="footnotes footnotes-end-of-document" role="doc-endnotes"> <hr /> <ol> <li id="fn1" role="doc-endnote"><a href="#fnref1" class="footnote-back" role="doc-backlink">↩︎</a></li> <li id="fn2" role="doc-endnote"><a href="#fnref2" class="footnote-back" role="doc-backlink">↩︎</a></li> <li id="fn3" role="doc-endnote"><a href="#fnref3" class="footnote-back" role="doc-backlink">↩︎</a></li> <li id="fn4" role="doc-endnote"><p>Last updated: Last updated: Feb 16, 2017<a href="#fnref4" class="footnote-back" role="doc-backlink">↩︎</a></p></li> <li id="fn5" role="doc-endnote"></li> <li id="fn6" role="doc-endnote"></li> <li id="fn7" role="doc-endnote"><a href="https://books.google.com/books?id=q7v1CwAAQBAJ&amp;pg=PA432">Page 432</a> in: <a href="#fnref7" class="footnote-back" role="doc-backlink">↩︎</a></li> <li id="fn8" role="doc-endnote"></li> <li id="fn9" role="doc-endnote"></li> <li id="fn10" role="doc-endnote"></li> <li id="fn11" role="doc-endnote"></li> <li id="fn12" role="doc-endnote"></li> <li id="fn13" role="doc-endnote"></li> <li id="fn14" role="doc-endnote"><a href="#fnref14" class="footnote-back" role="doc-backlink">↩︎</a></li> <li id="fn15" role="doc-endnote"><a href="#fnref15" class="footnote-back" role="doc-backlink">↩︎</a></li> <li id="fn16" role="doc-endnote"></li> <li id="fn17" role="doc-endnote"></li> <li id="fn18" role="doc-endnote"></li> <li id="fn19" role="doc-endnote"></li> <li id="fn20" role="doc-endnote"></li> <li id="fn21" role="doc-endnote"></li> </ol> </section>

Yetişkinlerde lenf nodu boyutlarının Üst sınırı

Alt Bölümler

Lenf düğümü, her biri kombine folikül B hücreleri ile bir korteks bölgesi, T hücrelerinin parakorteksi ve medulladaki nodülün bir kısmından oluşan "nodüller" (veya lobüller) adı verilen bölmelere ayrılır.16

Lenf düğümünün maddesi, dışta "korteks" ve içte "medulla"ya bölünmüştür.17 Bir lenf düğümünün korteksi, düğümün dış kısmıdır, kapsülün ve subkapsüler sinüsün altındadır.18

Bir dış kısmı ve "parakorteks" olarak bilinen daha derin bir kısmı vardır.19

Dış korteks, folikül adı verilen esas olarak inaktive edilmiş B hücre gruplarından oluşur.20

Aktive edildiğinde, bunlar tohum merkezi (ingilizce:germinal centre) denilen şeye dönüşebilir.21

Daha derindeki parakorteks esas olarak T hücresilerden oluşur.22 Burada T hücreleri esas olarak dendritik hücrelerle etkileşime girer ve retiküler ağ yoğundur.23

Medüller kordonlar lenfatik doku kordonlarıdır ve plazma hücresileri, makrofajları ve B hücrelerini içerir.

Medulla, antikor salgılayan plazma hücreleri içeren büyük kan damarları, sinüsler ve medüller kordonlar içerir. Medullada daha az hücre vardır.24 Medullada korteksten daha az hücre vardır.25

Hücreler

Lenfatik sistemde lenf düğümü bir ikincil lenfoid organ'dır.26 Lenf düğümleri, bir tür beyaz kan hücresi olan lenfositler içerir ve esas olarak B hücresilerden ve T hücrelerinden oluşur.27 B hücreleri esas olarak dış kortekste bulunur ve burada lenfoid foliküllerde foliküler B hücresiler olarak kümelenirler ve T hücreleri ve dendritik hücreler esas olarak “parakorteks”te bulunur. Medulla, medüller sinüslerde bulunan plazma hücresilerin yanı sıra makrofajları içerir.

Retiküler ağın bir parçası olarak, B hücre folikülünde foliküler dendritik hücreler ve T hücre korteksinde fibroblastik retiküler hücre'ler vardır. Retiküler ağ yapısal destek ve dendritik hücrelerin, makrofajların ve lenfositlerin yapışması için bir yüzey sağlar. Ayrıca yüksek endotelyal venüller yoluyla kanla madde alışverişine izin verir ve bağışıklık hücrelerinin aktivasyonu ve olgunlaşması için gerekli büyüme ve düzenleyici faktörleri sağlar.28

Lenf akışı

Lenf, lenf damarları ağı (latince:pleksus) oluşturan birden çok aferent lenf damarı yoluyla bir lenf düğümünün dışbükey tarafına girer ve buradan subkapsüler sinüs adı verilen kapsülün altındaki boşluğa () akar.2930 Buradan lenf, korteks içindeki sinüslere akar.31 Korteksten geçtikten sonra lenf medüller sinüslerde toplanır.32 Bu sinüslerin tümü, içbükey taraftaki hilustaki düğümden çıkmak için efferent lenfatik damarlar içine boşalır.33

Bunlar, fibroblastik retiküler hücrelerle birlikte endotel hücreleri tarafından döşenen düğüm içindeki kanallardır ve lenflerin düzgün akışına izin verir. Subkapsüler sinüsün endotelyumu, afferent lenf damarınınkiyle ve ayrıca trabekülleri çevreleyen ve korteks içindeki benzer sinüslerinkiyle süreklidir. Bu damarlar daha küçüktür ve makrofajların geçişine izin vermezler, böylece bir lenf düğümü içinde işlev görmek üzere içeride kalırlar. Lenf sırasında, lenfositler adaptif bağışıklık tepkisi'nin bir parçası olarak aktive edilebilir.

Genellikle sadece bir efferent damar vardır, ancak bazen iki tane olabilir.34 Medüller sinüsler histiositler (hareketsiz makrofajlar) ve retiküler hücreler içerir.

Bir lenf düğümü, içinde beyaz kan hücresi'ler bulunan "retikulum" adı verilen bir ağ veya lif gibi lenfoid doku içerir. Ağ örgüsü içinde az sayıda hücrenin bulunduğu bölgeler “lenf sinüsü” olarak bilinir. Retiküler hücreler, fibroblast'lar ve sabit makrofaj'lar ile kaplıdır.35

Kapsül

Retiküler bağ dokusu ince retiküler lifler (retikülin) düğüm içinde destekleyici bir ağ oluşturur.36

Lenf düğümü kapsülü, bir miktar düz kollajen lifler ile yoğun düzensiz bağ dokusu'ndan oluşur ve iç yüzeyinden bir dizi membranöz süreç veya trabekül uzanır. Trabeküller içe doğru geçerek düğümün merkezine doğru yayılır, çevre ile düğümün merkezi arasındaki boşluğun yaklaşık üçte biri veya dörtte biri kadardır. Bazı hayvanlarda, düğümün periferik veya kortikal kısmını bir dizi bölmeye (nodüllere) bölmek için yeterince iyi işaretlenmiştir, ancak insanlarda bu düzenleme açık değildir. Kapsülden çıkan daha büyük trabeküller daha ince bantlara bölünür ve bunlar düğümün merkezi veya medüller kısmında bir ağ çalışması oluşturmak üzere birbirine geçer. Birbirine geçen trabeküllerin oluşturduğu bu trabeküler boşluklar, uygun lenf nodu maddesini veya lenfoid dokuyu içerir. Ancak, düğüm hamuru (ingilizce:node pulp) boşlukları tamamen doldurmaz, ancak dış kenarı ile çevreleyen trabeküller arasında bir kanal veya boyunca eşit genişlikte bir boşluk bırakır. Buna subkapsüler sinüs (lenf yolu veya lenf sinüsü) denir. Karşısında, çoğunlukla dallanan hücrelerle kaplı bir dizi daha ince retiküler lif trabekülleri vardır.

İşlev

Lenfatik sistemde lenf düğümü ikincil lenfoid organdır.37 Lenf düğümlerinin birincil işlevi, enfeksiyonu tanımlamak ve bunlarla savaşmak için lenfleri filtrelemektir. Bunu yapmak için, lenf düğümleri lenfositler, B hücreleri ve T hücrelerini içeren bir tür beyaz kan hücresi içerir. Bunlar kan dolaşımında dolaşır ve lenf düğümlerine girer ve orada bulunur.

B hücreleri antikorlar üretir. Her antikorun bağlanabileceği önceden belirlenmiş tek bir hedefi, bir antijen vardır. Bunlar kan dolaşımında dolaşır ve bu hedefi bulurlarsa antikorlar ona bağlanır ve bir bağışıklık tepkisini uyarır. Her B hücresi farklı antikorlar üretir ve bu süreç lenf düğümlerinde yürütülür. B hücreleri kan dolaşımına kemik iliğinde üretilen "saf" hücreler olarak girer. Bir lenf noduna girdikten sonra, her biri farklı bir antikor üreterek çoğaldıkları ve bölündükleri bir lenfoid folikülüne girerler. Bir hücre uyarılırsa, daha fazla antikor (bir plazma hücresi) üretmeye devam edecek veya vücudun gelecekteki enfeksiyonlarla savaşmasına yardımcı olmak için bir bellek hücresi olarak hareket eder. Hücre uyarılmazsa, apoptoz geçirecek ve ölecektir.

Antijenler, bakteriyel hücre duvarlarındaki moleküllerdir, bakterilerden salgılanan kimyasal maddelerdir ve hatta bazen vücut dokusunun kendisinde bulunan moleküllerdir. Bunlar, dendritik hücreler gibi antijen sunan hücre adı verilen tüm vücuttaki hücreler tarafından alınır. Bu antijen sunan hücreler, lenf sistemine ve ardından lenf düğümlerine girerler. Antijeni T hücrelerine sunarlar ve uygun T hücre alıcılı T hücresi varsa aktifleşir.

B hücreleri antijeni doğrudan afferent lenften alır. B hücresi, kendi akraba antijenine bağlanırsa aktifleşir. Bazı B hücreleri hemen antikor salgılayan plazma hücrelerine dönüşür ve IgM salgılar. Diğer B hücreleri, antijeni içselleştirecek ve onu B ve T hücre bölgesi arayüzündeki foliküler yardımcı T hücrelerine sunar. Aynı kökten bir FTh hücresi bulunursa, CD40L'yi yukarı regüle eder ve B hücresinin somatik hipermutasyonu ve izotip sınıfı geçişini destekler, antijen bağlama afinitesini artırır ve efektör fonksiyonunu değiştirir. Lenf düğümü içindeki hücrelerin çoğalması düğümün genişlemesine neden olur.

Lenf tüm vücutta bulunur ve lenfatik damarlar içinde dolaşır. Bunlar lenf düğümü afferent damarlarından düğümlere ve düğümlerden gelenlerse efferent damarlara akar. Lenf sıvısı bir düğüme girdiğinde, subkapsüler sinüs adı verilen bir boşlukta kapsülün hemen altındaki düğüme akar. Subkapsüler sinüs, trabeküler sinüslere ve son olarak da medüller sinüslere boşalır. Sinüs boşluğu, yabancı partikülleri yakalayan ve lenfleri filtreleyen makrofajların psödopodları tarafından çaprazlanır. Medüller sinüsler hilusta birleşir ve lenf daha sonra lenf düğümünü efferent lenfatik damar yoluyla ya daha merkezi bir lenf düğümüne doğru ya da nihayetinde merkezi bir venöz subklavyen kan damarı'na boşalmak için terk eder.

  • B hücreleri nodüler kortekse ve medullaya göç eder.
  • T hücreleri derin kortekse göç eder. Bu, medullayı hemen çevreleyen parakorteks olarak adlandırılan bir lenf düğümü bölgesidir. Hem saf(toy) T hücreleri hem de dendritik hücreler CCR7'yi ifade ettiğinden, aynı kemotaktik faktörler tarafından parakortekse çekilirler ve T hücresi aktivasyon şansını arttırırlar. Hem B hem de T lenfositleri, parakortekste bulunan özelleşmiş yüksek endotelyal venüller yoluyla dolaşımdaki kandan lenf düğümlerine girerler.

Dağılımları

İnsanlarda yaklaşık olarak 500-600 lenf düğümü boydan boya kol altlarında, kasıklarda, boynunda, göğüste ve karında bulunarak vücutta dağılmıştır.

Klinik önemi

Şişme

Lenf düğümü büyümesi veya şişmesi lenfadenopati olarak bilinir. Şişme, enfeksiyonlar, tümörler, otoimmün hastalık, ilaç reaksiyonları, amiloidoz ve sarkoidoz veya lenfoma veya lösemi nedeniyle gibi hastalıklar dahil olmak üzere birçok nedene bağlı olabilir. Sebebe bağlı olarak, özellikle büyüme hızlıysa ve enfeksiyon veya iltihaplanma nedeniyle şişme ağrılı da olabilir. Lenf düğümü büyümesi, yerel bir enfeksiyon kaynağı veya o bölgede lenf düğümüne yayılmış bir tümörü akla getirebilecek bir bölgede yerini belirleyebilir. Enfeksiyon, bağ dokusu veya oto immün hastalığı (yani doğuştan gelen bağışıklıkla ilgili hastalık) veya lenfoma veya lösemi gibi kan hücrelerinin kötü hastalığını düşündürecek şekilde genelleştirilebilir. Nadiren, konuma bağlı olarak, lenf nodu büyümesi nefes almada zorluk veya bir kan damarının sıkışması gibi sorunlara neden olabilir (örneğin, superior vena cava obstrüksiyonu ).

Büyümüş lenf düğümleri tıbbi muayene kapsamında hissedilebilir veya tıbbi görüntüleme üzerinde bulunabilir.Tıbbi öykünün özellikleri, şişmenin başlama hızı, ağrı ve ateş veya kilo kaybı gibi diğer anayasal semptomlar gibi nedene işaret edebilir. Örneğin, bir meme tümörü kolların altındaki lenf düğümlerinin şişmesine ve kilo kaybına neden olabilir ve gece terlemeleri lenfoma gibi bir kötücül hastalığı düşündürebilir. Pratisyen hekim tarafından tıbbi muayeneye ek olarak asıl hastalık nedenini bulmak için tıbbi testler, kan testileri ve tarama'lara gerek duyulabilir. Lenf nodu biyopsi de gerekli olabilir.

Kanser

Lenf düğümleri, hem birincil kanser lenf dokusundan hem de vücudun diğer kısımlarını etkileyen ikincil kanserlerden etkilenebilir. Lenf dokusunun birincil kanserleri lenfoma olarak adlandırılır ve Hodgkin lenfoma ve Hodgkin olmayan lenfoma içerir. Lenf düğümleri kanseri, tümörün derecesine bağlı olarak semptomlarla günler veya haftalar içinde ağrısız, uzun süreli yavaş büyüyen şişlikten ani, hızlı büyümeye kadar çok çeşitli semptomlara neden olabilir. Lenfomaların çoğu B hücrelerinin tümörleridir. Lenfoma, hematologlar ve onkologlar tarafından yönetilir.

Vücudun birçok yerindeki yerel kanser, düğüme metastaz girmiş tümör hücreleri nedeniyle lenf düğümlerinin büyümesine neden olabilir. Lenf nodu tutulumu genellikle kanserin tanı ve tedavisinde anahtar bir parçadır, yerel hastalığın "nöbetçileri" olarak hareket eder, TNM evrelemesi ve diğer kanser evreleme sistemlerine dahil edilir. Kansere yönelik araştırmaların veya çalışma kapsamında, lenf düğümleri görüntülenebilir ve hatta cerrahi olarak çıkarılabilir. Lenf düğümlerinin etkilenip etkilenmediği, kanserin evresini ve genel tedavi ve prognozu etkiler.

Lenfödem

Lenfödem, lenfatik sistem tarafından yetersiz boşluğa bağlı olarak dokunun şişmesi (ödem) durumudur.38 Genellikle gelişmemiş veya eksik lenf nodlarının bir sonucu olarak doğuştan olabilir ve primer lenfödem olarak bilinir. İkincil lenfödem genellikle meme kanseri ameliyatı sırasında lenf düğümlerinin çıkarılmasından veya radyasyon gibi diğer zararlı tedavilerden kaynaklanır. Bazı paraziter enfeksiyonlardan da kaynaklanabilir. Etkilenen dokular büyük bir enfeksiyon riski altındadır. Lenfödem tedavisi, kilo vermek, egzersiz yapmak, etkilenen uzuvu nemli tutmak ve etkilenen bölgeyi sıkıştırmak için tavsiyeleri içerebilir.39 Bazen cerrahi tedavi de düşünülür.40

Benzer lenfoid organlar

Dalak ve bademcikler, lenf düğümlerine biraz benzer işlevler sunan daha büyük ikincil lenfoid organlardır ancak dalak lenf yerine kan hücrelerini filtreler.

Bademcikler bazen yanlışlıkla lenf düğümleri olarak adlandırılır. Bademcikler ve lenf düğümleri belirli özellikleri paylaşsalar da aralarında konumları, yapıları ve boyutları gibi birçok önemli fark da vardır.41 Ayrıca bademcikler doku sıvısını filtrelerken lenf düğümleri lenfleri filtreler.42

Ek lenfoid doku içerir ve bu nedenle sadece sindirim sisteminde değil, aynı zamanda bağışıklık sisteminde de rol oynadığına inanılır.43

Ayrıca bakınız

Resimler

Image:Illu lymphatic system.jpg|Lenfatik sistem
Image:Lymphatic system.png|İnsan lenf sistemi
Image:Gray597.png|Bir tavşanın lenf düğümünü X 100.
Image:Gray606.png|Koldaki lenf düğümleri
Image:Gray607.png|Kolaltlarındaki lenf düğümleri
Image:Gray1074.png|İnsan apadiksinin enine kesitinde lenf düğümleri. X 20.
Image:Gray1082.png|İnsan rektumunun muköz membranından bir kesit  X 60.
Image:Lymphknoten (Schwein).jpg|Lenf düğümü

Dış bağlantılar

Kaynakça

Orijinal kaynak: lenf nodu. Creative Commons Atıf-BenzerPaylaşım Lisansı ile paylaşılmıştır.

Footnotes

Kategoriler